CENEVRE
FİKRİ KIBRIS’IN: Osadchiy: Rusya’nın Kıbrıs ile ilgili uluslararası konferansa
katılması fikri Moskova’dan değil, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden doğdu. Eğer
iki lider, orada BMGK daimi üyelerine ihtiyaçları olduğuna karar verirlerse,
bizim temsilcimiz de orada olacaktır.
ADADA
ROL İSTEMİYORUZ: Osadchiy: Rusya’nın birleşik Kıbrıs’ta oynamak istediği özel
bir rol yok. Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse, o zaman
bu konuyu değerlendirmeye hazırız. Rusya adada kesinlikle askeri bir varlık
peşinde değil.
MOSKOVA
ÇÖZÜMÜ DESTEKLİYOR: Osadchiy: Yaptığımız tüm resmi açıklamalarda, Kıbrıs’ta en
kısa zamanda her iki toplumun da kabul edebileceği yaşayabilir ve kapsamlı bir
çözüm bulunmasına olan güçlü desteğimizden söz ediyoruz.
Rusya’nın
Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy, Rusya’nın, 12 Ocak’ta Cenevre’de
gerçekleştirilecek Kıbrıs Konferansı’na
katılması fikrinin Moskova’da değil Kıbrıs’ta doğduğunu belirterek, iki
liderin bu yönde karar vermesi halinde, ülkesinin BM Güvenlik Konseyi’nin beş
daimi üyesinden biri olarak Cenevre’de olacağını belirtti.
Sözlerine
Rus Büyükelçisi Andrey Karlov’un uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmesinin
ardından kendisine iletilen mesajlara teşekkür ederek başlayan Osadchiy, bu “trajedinin
ardından bizlere taziye dileklerinde bulunan tüm Kıbrıslı Türklere
şükranlarımızı sunmak istiyorum. Sayın Akıncı’nın da dediği gibi Kıbrıslı Türkler
böylesi korkunç olaylara sessiz kalmıyorlar. Her iki toplumdan da anlayış ve
destek gördük. Kıbrıs’ın insanları uluslararası terörizme karşı verilen mücadelenin
sarsılmaz destekçileridir” dedi.
Kıbrıs’ta
yaşayabilir bir çözümü desteklediklerinin altını çizen Büyükelçi, Rusya’nın Kıbrıs’ın güvenlik yapısında
oynamak istediği herhangi özel bir rol olmadığını belirtti ve “Eğer iki toplum
bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse, o zaman konuyu değerlendirmeye
hazırız” diye konuştu.
12 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleştirilecek
Kıbrıs Konferansı’na kimin katılması veya kimin katılmaması gerektiği ile
ilgili tartışma devam ediyor. Siz de bir süre önce yapmış olduğunuz bir
açıklamada Kıbrıs sorununun güvenlik boyutunun Rusya’nın da yer alacağı
uluslararası bir konferansta görüşülmesi gerektiğini söylemiştiniz. Kıbrıs
Konferansı’nda yer almak Rusya için neden önemli?
Osadchiy: Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi
bir üyesi olarak Kıbrıs ile ilgili uluslararası konferansa katılması fikri
Moskova’da doğan bir fikir değildi. Bu fikir Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden
doğdu. Bu talebin mantığı da basit – müzakereler BM Güvenlik Konseyi kararları
çerçevesinde yürütüldüğüne göre ve nihai çözüm, ilgili bir başka karar ile
onaylanacağına göre, Güvenlik Konseyi üyelerinin
iki toplumun kararları hakkında bilgi sahibi olması lazım. Eğer iki lider orada
BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesine ihtiyaçları olduğuna karar
verirlerse, bizim temsilcimiz de orada olacaktır. Tekrar vurgulamak istiyorum:
Konu, egemen bir ülke olarak Rusya’nın kendi çıkarları için orada bulunması değil,
Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin müzakere sürecine yardımcı olmak için orada
bulunmasıdır.
Çözüm durumunda Kıbrıs’ta nasıl bir
güvenlik çerçevesi olması gerektiği ile ilgili Moskova’nın bir görüşü var mı?
Osadchiy: Herkesçe çok iyi bilinen bir formül var; o da, bir
toplumun güvenliği, diğer toplumun doğal bazı pozisyonları görmezlikten gelinerek
elde edilemez. Hem Kıbrıslı Rumların hem de Kıbrıslı Türklerin bu konu ile
ilgili mantıklı argümanları var. Bu yaklaşımların arasında köprü kurmak kolay
değil, ama liderlerin bilgelikle her iki topluma da mümkün olduğunca uygun bir
çözüm bulabileceklerine inanıyoruz. Yunanistan ve Türkiye’nin de zıtlıklara
saplanıp kalmak yerine, güvensizlik ve korkularını yenmekte Kıbrıslılara yardımcı
olması önemli. Bu, “Anavatanlar” olarak onların görevi.
Moskova birleşik Kıbrıs’ın güvenlik
yapısında herhangi bir rol oynamak istiyor mu?
Osadchiy: Rusya’nın adada oynamak istediği özel bir rol yok. Eğer
iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse o zaman konuyu
değerlendirmeye hazırız.
Moskova’nın Kıbrıs’ta bir üs istediğine
dair söylentiler var. Bunlar doğru mu?
Osadchiy: Söylentiler söylentidir. Rus Dışişleri Bakan S. Lavrov, Kıbrıs’a
geçekleştirdiği son ziyarette mevkidaşı Sayın Kasulidis ile birlikte Rusya’nın
adada kesinlikle askeri bir varlık peşinde olmadığını net bir şekilde ortaya
koydu. Dahası, Suriye’deki başarılı operasyonumuz, ülkemizin, bölgede askeri
tesislere sahip olmaksızın gerekli eylemleri gerçekleştirebilecek kapasitede
olduğunu ortaya koydu. Ve bir başka çok önemli neden daha var: Bizler
Kıbrıslıların askeri bir kampta yaşamalarını istemiyoruz, çünkü halihazırda
adada büyüklüğüne ve nüfusuna kıyasla çok fazla yabancı asker var.
Birleşik bir Kıbrıs’ın karşı karşıya
kalabileceği en büyük güvenlik riskleri nelerdir sizce?
Osadchiy: Kıbrıs’ın bulunduğu bölge maalesef bugünlerde çok
çalkantılı. Umuyoruz ki, uluslararası toplumun ortak çabası ile komşu
Suriye’deki durum yakında biraz olsun istikrara kavuşacaktır. Aynı şey kendi iç
sorunları ile yüz yüze olan Türkiye için de geçerli. Ve tabii ki terörizm
tehdidini unutamayız. Modern dünyada artık hiç kimse aşırılıkçıların korkunç
eylemlerine karşı korunaklı değildir. Kıbrıslılar için ideal seçenek
yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüme ulaşmaktır ki, insanların endişe verici
koşullara rağmen barış içerisinde yaşayabileceklerini dünyaya göstersinler.
Özellikle son zamanlarda Rusya’nın
çözüm ile ilgili pozisyonuna dair olumsuz haberler ve spekülasyonlar var. Bu
konuda ne söyleyebilirsiniz?
Osadchiy: Yaptığımız tüm resmi açıklamalarda Kıbrıs’ta en kısa
zamanda her iki toplumun da kabul edebileceği, yaşayabilir ve kapsamlı bir
çözüm bulunmasına olan güçlü desteğimizden söz ediyoruz.
Kıbrıs çözümünün güvenlik boyutunun
bölgede daha geniş bir etkisi olacağına inanıyor musunuz?
Osadchiy: Bu konuda şimdiden bir şey söylemek zor çünkü toplumların
müzakerelerde vereceği kararı bilmiyoruz. Tıp doktorlarının ana ilkelerinden biri
“primum non nocere”dir. Yani “Öncelikle, zarar verme!” Bu kural burada da
geçerli olabilir, çünkü bazı dış aktörlerin güvenlik konusunda kendi çıkarları
doğrultusundaki bazı fikirleri empoze etmeye çalıştığını görüyoruz. Eğer bu
fikirler kabul edilirse bunların kesinlikle olumsuz etkileri olacaktır.
Kıbrıs müzakereleri hakkında ne
düşünüyorsunuz? Tarafların çözüme yakın olduğuna inanıyor musunuz?
Osadchiy: 2016 yılında müzakere süreci çok yoğun bir şekilde
ilerledi. Her iki lider de müzakere başlıklarında yer alan bazı zorlukların
üstesinden gelme konusundaki samimi isteklerini ortaya koydular. Hiç şüphesiz,
Sayın Nami ve Sayın Mavroyannis başkanlığındaki müzakere ekipleri de çok zor işler
başardılar. Mevcut durumda, her iki toplumun da çözümün parametrelerinin nasıl
şekilleneceği konusunda genel bir fikri var. Ne var ki, cevaplanması gereken
birçok soru da var. Örneğin, Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün önemli rol
oynayacağı çözümün uygulanmasının parametreleri gibi. Şu anda, çözümün toprak
ve güvenlik boyutu odakta. Samimi bir şekilde, iki tarafın Cenevre’de
pozisyonları arasında uzlaşma sağlamasını ve ileriye doğru daha net bir resim
ortaya koyabilmesini umuyoruz.
No comments:
Post a Comment