7 Nisan 2019
Avrupa Birliği desteği ile yapılan Dünya Bankası
Anketi, Kıbrıs’ta çözüm beklentilerine ışık tuttu
Yeniden birleşmenin nabzı: Kıbrıs’ın İçyüzü
anketine göre, Kıbrıslı Türklerin %72’si, Kıbrıslı Rumların %66’sı adada çözüm
istiyor
Yaygın inanışın aksine, garantiler ve asker konusu
Kıbrıslı Rumların öncelik listesinin altlarında yer alıyor
Esra Aygın
Avrupa Birliği
(AB) finansmanı ile yürütülmüş olan Dünya Bankası Anketi, uzun zamandır ortama
hakim olan olumsuzluğa rağmen, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında
çözüme olan istek ve desteğin çok yüksek olduğunu gösterdi.
Aralık 2018’de
adanın her iki tarafından toplam 1,000 kişi arasında yapılan “Yeniden
birleşmenin nabzı: Kıbrıs’ın İçyüzü” anketine göre, Kıbrıslı Türklerin ise %
72’si, Kıbrıslı Rumların ise % 66’sı adada çözüm istiyor.
“Olası bir
referandumda iki toplumun liderliklerince üzerinde anlaşılmış bir çözüme nasıl
oy verirdiniz?” sorusuna Kıbrıslı Türklerin % 59’u, Kıbrıslı Rumların ise %48’i
“evet” diye cevap veriyor. Kararsızlar dikkate alınmadığında ise, bu rakamlar
sırasıyla % 66 ve %64’e yükseliyor.
Her iki tarafın
müzakere ekiplerine sunulmuş olan anket, iki toplum arasındaki temasın ve süreç
ile ilgili bilgi sahibi olmanın kritik önemini de gözler önüne seriyor.
Federasyon: Güçlü özyönetim
İki toplumun
çözüme dair ana endişeleri ile ilgili bilgiler içeren ankete göre, Kıbrıslı
Türkler, kanatları güçlü federasyonu tercih ediyor. Kıbrıslı Türklerin çözüme
desteğini artıracak ana etken “Federal sistem altında her toplum için
otonomi/özyönetim.” Ankete katılan Kıbrıslı Türklerin yaklaşık %35’i bunun,
çözüme olan desteklerini artıracağını belirtirken, bu etken Kıbrıslı Rumların
sadece % 15’i için bir öncelik.
Kıbrıslı Rumların hassasiyeti: Toprak ve mülkiyet
Ankete göre,
Kıbrıs Rum toplumunun çözüme olan desteğini artıracak ana etken ise “Toprak ve
mülkiyet konularında lehte koşullar.” Ankete katılan Kıbrıslı Rumların % 20’si
bunun kendileri için bir öncelik olduğunu belirtirken, bu etken, Kıbrıslı
Türklerin öncelik listesinde son sırada yer aldı. Kıbrıslı Türklerin sadece %
14.7’si bunun çözüme olan desteklerini artıracağını belirtti.
Yaygın inanışın
aksine, garantiler ve asker konusu Kıbrıslı Rumların öncelik listesinin
altlarında yer aldı. Kıbrıslı Rumların yaklaşık % 14’ü “Garantör güçler
(Türkiye/Yunanistan) konusunda lehte koşullar” ve % 11’i “Yabancı askerlerin
varlığı ile ilgili lehte koşullar”ın çözüme olan desteklerini artıracağını
belirtti
Anket, aynı
zamanda, bir referandumda “evet” deme ihtimali en düşük olan grupların Kıbrıs
Türk ve Kıbrıs Rum toplumu içerisinde neredeyse aynı olduğunu da ortaya
çıkardı. Bu gruplar her iki toplumda da maddi durumu zayıf olanlar, gençler,
kadınlar ve kırsal kesimde yaşayanlar.
Kararsızlar: Omorfo ve Mağusa’da
Ankete göre,
“evet” oranının en düşük olduğu bölgeler ise, Kıbrıs’ın kuzeyinde Girne ve
Mağusa; Kıbrıs’ın güneyinde ise Limasol ve Mağusa. Anket, Kıbrıslı Türkler
arasında en yüksek oranda kararsızların, çözüm olması durumunda Kıbrıs Rum
tarafına iade edilecek bölgeler arasında olması neredeyse kesin olan Omorfo’da
(% 19) bulunduğunu da ortaya koydu. Kıbrıslı Rumlar arasında en yüksek oranda
kararsızlar ise Mağusa’da yaşıyor (% 25).
Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres tarafından Ocak 2019 UNFICYP
raporunda atıfta bulunulan anket iki toplum arasındaki temasın dönüştürücü
etkisini de gözler önüne seriyor. Toplam 1,000 katılımcının dörtte üçünün diğer
toplumla temas etmiş olduğunu ortaya koyan anket, olumlu veya nötr teması
çözüme daha yüksek destek ile ilişkilendiriyor. Olumsuz temas ise, desteği
olumsuz yönde etkilemiyor.
Diyaloğun önemi
Kıbrıs Rum
toplumundan biri ile yakın zamanda temasta bulunmuş olan Kıbrıslı Türklerin
referandumda “evet” oyu verme olasılığı, temasta bulunmamış olanlara göre % 39
daha yüksek. Yakın zamanda Kıbrıslı Türklerle temasta bulunmuş Kıbrıslı
Rumların ise referandumda “evet” oyu verme olasılığı % 32 daha yüksek.
Temas her iki
toplum içerisinde bir referandumda “evet” deme ihtimali en düşük gruplar
arasında da çarpıcı bir fark yaratıyor. Örneğin, ankete göre, maddi durumu
zayıf olup Kıbrıslı Rumlarla teması olmayan Kıbrıslı Türklerin % 48.7’si
referandumda “evet” oyu verecek. Maddi durumu zayıf olup Kıbrıslı Rumlarla
teması olan Kıbrıslı Türklerin ise %61’i evet diyecek. Maddi durumu zayıf olup
Kıbrıslı Türklerle teması olmayan Kıbrıslı Rumların sadece % 37.2’si
referandumda “evet” diyeceğini söylerken, maddi durumu zayıf olup Kıbrıslı
Türklerle teması olan Kıbrıslı Rumların % 71.5’i referandumda “evet” diyeceğini
belirtiyor.
Kıbrıslı Rumlarla
teması olmayan Kıbrıslı Türk gençlerin % 48.8’i referandumda “evet” diyecekken,
Kıbrıslı Rumlarla teması olan Kıbrıslı Türk gençlerin “evet” deme oranı %
76.4’e yükseliyor. Aynı şey Kıbrıslı Rum gençler için de geçerli. Kıbrıslı
Türklerle teması olmayan Kıbrıslı Rum gençlerin % 40’ı referandumda “evet”
diyeceğini belirtirken, Kıbrıslı Türklerle teması olan Kıbrıslı Rum gençlerin
yaklaşık %60’ı “evet” diyeceğini belirtiyor.
Temas Kıbrıslı
Türk kadınların da çözüme olan desteğini %52.8’den % 76’ya çıkarıyor. Kıbrıslı
Rum kadınlar arasında ise Kıbrıslı Türklerle temas çözüme olan desteklerini
sadece 2.2 yüzde puan değiştiriyor.
Güneyde kuzeye geçişlerde olağanüstü artış
yaşanıyor
Anket sonuçlarını
içeren raporda son yıllara ait karşılaştırmalı bazı veriler de bulunuyor. Buna
göre, 2015 yılından beridir güneyden kuzeye geçen araçlarda %173’lük bir artış
var. Aynı dönemde kuzeyden güneye geçen araçlardaki artış ise % 22. Raporda,
Kıbrıslı Rumların 2018 yılında kuzeyde 15.4 milyon Euro, Kıbrıslı Türklerin ise
güneyde 17.6 milyon Euro harcadığı da yer alıyor.
Anket aynı
zamanda, insanların süreç ile ilgili bilgi sahibi olmasının, çözümün
referandumda geçmesi için gereken kritik farkı yaratabileceğini gösteriyor.
Örneğin, her iki tarafta çözüme yaygın şekilde destek bulunduğu söylendiğinde,
referandumda evet diyecek olan Kıbrıslı Türklerin oranı % 57.5’ten % 60’a,
Kıbrıslı Rumların oranı ise % 44.8’den %50’nin üzerine çıkıyor.
No comments:
Post a Comment