Showing posts with label Stanislav Osadchiy. Show all posts
Showing posts with label Stanislav Osadchiy. Show all posts

Saturday, 12 August 2017

Russia stands ready to help leaders in Geneva

December 26, 2016

Russia Ambassador Stanislav Osadchiy says his country will be ready to grab a seat at the table in Geneva if the two Cypriot leaders make that request.
Osadchiy, who spoke to Turkish Cypriot reporter Esra Aygin, said Russia is ready to assist based on its role in the UN Security Council, as one of the five permanent members with veto powers.
“If the two leaders decide that the five permanent members of the UNSC are needed, we will have our representative there as well,” the ambassador said.
He added that Russia would not be there for its own interests but only to support the negotiating process.
During the interview, which was published on Monday in daily Yeni Duzen, the Russian diplomat also addressed the thorny security issue, saying that his country supported a formula where neither community would feel threatened in a proper solution.
“There are legitimate points on both sides, both Greek Cypriots and Turkish Cypriots. It is not easy to bridge the gap between these approaches, but we believe the two leaders in their wisdom can find a solution that will be suitable for both communities,” Osadchiy said.
Asked if Russia wants to have any role in security in a post-solution scenario for Cyprus, the Russian Ambassador said his country does not seek any special role on the island.
“If the two communities decide that they need us, then we are ready to evaluate such a request,” Osadchiy said.

Wednesday, 28 December 2016

Rusya’nın Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy: Cenevre talebi Moskova’nın değil Kıbrıs’ın

CENEVRE FİKRİ KIBRIS’IN: Osadchiy: Rusya’nın Kıbrıs ile ilgili uluslararası konferansa katılması fikri Moskova’dan değil, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden doğdu. Eğer iki lider, orada BMGK daimi üyelerine ihtiyaçları olduğuna karar verirlerse, bizim temsilcimiz de orada olacaktır.

ADADA ROL İSTEMİYORUZ: Osadchiy: Rusya’nın birleşik Kıbrıs’ta oynamak istediği özel bir rol yok. Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse, o zaman bu konuyu değerlendirmeye hazırız. Rusya adada kesinlikle askeri bir varlık peşinde değil. 

MOSKOVA ÇÖZÜMÜ DESTEKLİYOR: Osadchiy: Yaptığımız tüm resmi açıklamalarda, Kıbrıs’ta en kısa zamanda her iki toplumun da kabul edebileceği yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüm bulunmasına olan güçlü desteğimizden söz ediyoruz.

ESRA AYGIN

Rusya’nın Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy, Rusya’nın, 12 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleştirilecek Kıbrıs Konferansı’na  katılması fikrinin Moskova’da değil Kıbrıs’ta doğduğunu belirterek, iki liderin bu yönde karar vermesi halinde, ülkesinin BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesinden biri olarak Cenevre’de olacağını belirtti.

Sözlerine Rus Büyükelçisi Andrey Karlov’un uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmesinin ardından kendisine iletilen mesajlara teşekkür ederek başlayan Osadchiy, bu “trajedinin ardından bizlere taziye dileklerinde bulunan tüm Kıbrıslı Türklere şükranlarımızı sunmak istiyorum. Sayın Akıncı’nın da dediği gibi Kıbrıslı Türkler böylesi korkunç olaylara sessiz kalmıyorlar. Her iki toplumdan da anlayış ve destek gördük. Kıbrıs’ın insanları uluslararası terörizme karşı verilen mücadelenin sarsılmaz destekçileridir” dedi.

Kıbrıs’ta yaşayabilir bir çözümü desteklediklerinin altını çizen Büyükelçi,  Rusya’nın Kıbrıs’ın güvenlik yapısında oynamak istediği herhangi özel bir rol olmadığını belirtti ve “Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse, o zaman konuyu değerlendirmeye hazırız” diye konuştu.

12 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleştirilecek Kıbrıs Konferansı’na kimin katılması veya kimin katılmaması gerektiği ile ilgili tartışma devam ediyor. Siz de bir süre önce yapmış olduğunuz bir açıklamada Kıbrıs sorununun güvenlik boyutunun Rusya’nın da yer alacağı uluslararası bir konferansta görüşülmesi gerektiğini söylemiştiniz. Kıbrıs Konferansı’nda yer almak Rusya için neden önemli?
Osadchiy: Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi bir üyesi olarak Kıbrıs ile ilgili uluslararası konferansa katılması fikri Moskova’da doğan bir fikir değildi. Bu fikir Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden doğdu. Bu talebin mantığı da basit – müzakereler BM Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde yürütüldüğüne göre ve nihai çözüm, ilgili bir başka karar ile onaylanacağına göre,  Güvenlik Konseyi üyelerinin iki toplumun kararları hakkında bilgi sahibi olması lazım. Eğer iki lider orada BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesine ihtiyaçları olduğuna karar verirlerse, bizim temsilcimiz de orada olacaktır. Tekrar vurgulamak istiyorum: Konu, egemen bir ülke olarak Rusya’nın kendi çıkarları için orada bulunması değil, Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin müzakere sürecine yardımcı olmak için orada bulunmasıdır.

Çözüm durumunda Kıbrıs’ta nasıl bir güvenlik çerçevesi olması gerektiği ile ilgili Moskova’nın bir görüşü var mı?
Osadchiy: Herkesçe çok iyi bilinen bir formül var; o da, bir toplumun güvenliği, diğer toplumun doğal bazı pozisyonları görmezlikten gelinerek elde edilemez. Hem Kıbrıslı Rumların hem de Kıbrıslı Türklerin bu konu ile ilgili mantıklı argümanları var. Bu yaklaşımların arasında köprü kurmak kolay değil, ama liderlerin bilgelikle her iki topluma da mümkün olduğunca uygun bir çözüm bulabileceklerine inanıyoruz. Yunanistan ve Türkiye’nin de zıtlıklara saplanıp kalmak yerine, güvensizlik ve korkularını yenmekte Kıbrıslılara yardımcı olması önemli. Bu, “Anavatanlar” olarak onların görevi.

Moskova birleşik Kıbrıs’ın güvenlik yapısında herhangi bir rol oynamak istiyor mu?
Osadchiy: Rusya’nın adada oynamak istediği özel bir rol yok. Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse o zaman konuyu değerlendirmeye hazırız.

Moskova’nın Kıbrıs’ta bir üs istediğine dair söylentiler var. Bunlar doğru mu?
Osadchiy: Söylentiler söylentidir. Rus Dışişleri Bakan S. Lavrov, Kıbrıs’a geçekleştirdiği son ziyarette mevkidaşı Sayın Kasulidis ile birlikte Rusya’nın adada kesinlikle askeri bir varlık peşinde olmadığını net bir şekilde ortaya koydu. Dahası, Suriye’deki başarılı operasyonumuz, ülkemizin, bölgede askeri tesislere sahip olmaksızın gerekli eylemleri gerçekleştirebilecek kapasitede olduğunu ortaya koydu. Ve bir başka çok önemli neden daha var: Bizler Kıbrıslıların askeri bir kampta yaşamalarını istemiyoruz, çünkü halihazırda adada büyüklüğüne ve nüfusuna kıyasla çok fazla yabancı asker var.

Birleşik bir Kıbrıs’ın karşı karşıya kalabileceği en büyük güvenlik riskleri nelerdir sizce?
Osadchiy: Kıbrıs’ın bulunduğu bölge maalesef bugünlerde çok çalkantılı. Umuyoruz ki, uluslararası toplumun ortak çabası ile komşu Suriye’deki durum yakında biraz olsun istikrara kavuşacaktır. Aynı şey kendi iç sorunları ile yüz yüze olan Türkiye için de geçerli. Ve tabii ki terörizm tehdidini unutamayız. Modern dünyada artık hiç kimse aşırılıkçıların korkunç eylemlerine karşı korunaklı değildir. Kıbrıslılar için ideal seçenek yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüme ulaşmaktır ki, insanların endişe verici koşullara rağmen barış içerisinde yaşayabileceklerini dünyaya göstersinler.

Özellikle son zamanlarda Rusya’nın çözüm ile ilgili pozisyonuna dair olumsuz haberler ve spekülasyonlar var. Bu konuda ne söyleyebilirsiniz?
Osadchiy: Yaptığımız tüm resmi açıklamalarda Kıbrıs’ta en kısa zamanda her iki toplumun da kabul edebileceği, yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüm bulunmasına olan güçlü desteğimizden söz ediyoruz.

Kıbrıs çözümünün güvenlik boyutunun bölgede daha geniş bir etkisi olacağına inanıyor musunuz?
Osadchiy: Bu konuda şimdiden bir şey söylemek zor çünkü toplumların müzakerelerde vereceği kararı bilmiyoruz. Tıp doktorlarının ana ilkelerinden biri “primum non nocere”dir. Yani “Öncelikle, zarar verme!” Bu kural burada da geçerli olabilir, çünkü bazı dış aktörlerin güvenlik konusunda kendi çıkarları doğrultusundaki bazı fikirleri empoze etmeye çalıştığını görüyoruz. Eğer bu fikirler kabul edilirse bunların kesinlikle olumsuz etkileri olacaktır.

Kıbrıs müzakereleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Tarafların çözüme yakın olduğuna inanıyor musunuz?
Osadchiy: 2016 yılında müzakere süreci çok yoğun bir şekilde ilerledi. Her iki lider de müzakere başlıklarında yer alan bazı zorlukların üstesinden gelme konusundaki samimi isteklerini ortaya koydular. Hiç şüphesiz, Sayın Nami ve Sayın Mavroyannis başkanlığındaki müzakere ekipleri de çok zor işler başardılar. Mevcut durumda, her iki toplumun da çözümün parametrelerinin nasıl şekilleneceği konusunda genel bir fikri var. Ne var ki, cevaplanması gereken birçok soru da var. Örneğin, Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün önemli rol oynayacağı çözümün uygulanmasının parametreleri gibi. Şu anda, çözümün toprak ve güvenlik boyutu odakta. Samimi bir şekilde, iki tarafın Cenevre’de pozisyonları arasında uzlaşma sağlamasını ve ileriye doğru daha net bir resim ortaya koyabilmesini umuyoruz.


Tuesday, 6 January 2015

Rusya Federasyonu'nun Lefkoşa Büyükelçisi Osadchiy ile Röportaj (Havadis Gazetesi, 26 Kasım 2014)

Rusya’nın Kıbrıs Büyükelçisi Osadchiy, ABD’nin Kıbrıs sorununun çözümüne katkısının doğal olduğunu, ancak ısrarla kendi fikir ve değerlerini herkese empoze etme girişiminin endişe verici olduğunu söyledi

ABD’nin tavrı endişe verici

HİDROKARBONLAR ÇÖZÜMDEN SONRA: Rus Büyükelçi “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bir kıyı devleti olarak BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin kendisine sağladığı münhasır hakları kullandığını” belirterek, “İki toplumun hidrokarbonlar konusunda, sadece Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm sonrasında birlikte uyum içinde çalışabileceğine inanıyoruz” dedi.

TEK YOL MÜZAKERE: Büyükelçi Osadchiy, Rusya’nın çok güçlü bir şekilde müzakere sürecinin devam etmesi gerektiğine inandığını, ve çözüme ulaşmanın tek yolunun müzakereler olduğunu vurguladı. Ancak, Büyükelçi, müzakerelerin dışarıdan hiçbir müdahale ve etki olmadan kendi normal seyrinde devam etmesi gerektiğinin altını çizdi.

ABD’NİN TAVRI ENDİŞE VERİYOR: Rus Büyükelçi, ABD’nin de diğer BM Güvenlik Konseyi Daimi Üyeleri gibi Kıbrıs’taki çözüm sürecine olumlu katkılar yapabileceğini, ancak ABD’nin kendi fikir ve değerlerini herkese empoze etme girişimleri ve uluslararası ilişkilerde hakem gibi davranması karşısında endişe duyduklarını söyledi.

İKİ LİDERE MESAJ: Büyükelçi Osadchiy, liderlere birbirlerine karşı daha anlayışlı ve hoşgörülü davranmaları çağrısında bulundu ve Rusya’nın iki liderin üzerinde mutabık kalacağı herhangi bir çözüm şeklini destekleyeceğini belirtti.

KIBRIS GELECEĞE GERİ DÖNEBİLİR: Kıbrıs’ı ve Kıbrıslıları çok iyi tanıdığını vurgulayan Büyükelçi, “Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar eskiden olduğu gibi bir arada barış içinde yaşayabilirler. Bunun mümkün olduğunu burada görev yaptığım yıllar boyunca gördüm. İki toplumun, deyim yerindeyse ‘geleceğe geri dönebileceklerine’ inanıyorum” dedi.

Esra Aygın

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Daimi Üyelerinden Rusya Federasyonu’nun Kıbrıs Büyükelçisi Stanislav Osadchiy, Kıbrıs’taki her iki lidere mesaj göndererek, birbirlerini daha iyi anlamaya çalışmaları çağrısında bulundu. Rusya’nın güçlü bir şekilde müzakere sürecinin devam etmesi gerektiğine inandığının altını çizen Osadchiy, “Müzakereler, dışarıdan hiçbir müdahale ve etki olmadan kendi normal seyrinde devam etmeli. Çözüme ulaşmanın tek yolunun müzakereler olduğuna inanıyoruz,” dedi. Dünyanın en etkili ülkelerinden Rusya’nın Kıbrıs Büyükelçisi, Rusya’nın, Kıbrıs’ta iki liderin üzerinde mutabık kalacağı herhangi bir çözümü destekleyeceği taahhüdünde de bulundu.

Büyükelçi Osadchiy, ABD’nin Kıbrıs’taki çözüm sürecine olumlu katkılar yapabileceğini ve yapması gerektiğini, ancak sürekli ve ısrarcı şekilde kendi fikir ve değerlerini herkese empoze etme girişimleri, uluslararası ilişkilerde kendisine devamlı hakem rolü biçmesi, ve uluslararası sorunları zor kullanarak veya baskı yaparak çözme isteği karşısında çok büyük endişe duyduklarını belirtti.

Büyükelçi Osadchiy, hidrokarbon arama çalışmaları konusundaki gerginlikte ise, Rum tarafının tavrını mantıklı bulduklarını, Kıbrıslı Rumlarla Kıbrıslı Türklerin ancak kapsamlı bir çözümden sonra bu konuda işbirliği yapabileceklerini söyledi.

İşte dünyanın en güçlü ve etkili ülkelerinden Rusya’nın Kıbrıs Büyükelçisi Stanislav Osadchiy’nin Havadis gazetesinden Esra Aygın’ın sorularına verdiği yanıtlar...

Doğalgaz arama çalışmaları nedeniyle yaşanan gerginlik müzakerelerin askıya alınmasına kadar vardı. Rusya’nın doğalgaz konusunda Kıbrıs’taki iki taraf ve Türkiye arasında yaşanan anlaşmazlık ile ilgili pozisyonu nedir?
Büyükelçi Osadchiy: Bilindiği gibi, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hidrokarbonlar konusundaki tutumu, her iki toplumun da Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi’nden elde edilecek hidrokarbonların gelirinde hakkı olduğu, ancak bu hakkın sadece kapsamlı bir çözüme ulaşıldıktan sonra tamamıyla kullanılabileceği şeklindedir. Biz bu tutumu çok mantıklı buluyoruz çünkü hidrokarbonlar konusunun müzakere sürecine dahil edilmesi, Kıbrıs sorununun çözümünü zorlaştırabilir. Ayrıca, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne aykırı tek yanlı eylemlerin kabul edilemez olduğunu düşünüyoruz, çünkü bu tarz eylemler, müzakerelerin olumlu bir şekilde ilerlemesini engelliyor. Kıbrıs Cumhuriyeti yasal bir zeminde hareket ediyor ve bir kıyı devleti olarak BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin kendisine sağladığı münhasır hakları kullanıyor. İki toplumun hidrokarbonlar konusunda sadece Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm sonrasında birlikte uyum içinde çalışabileceğine inanıyoruz.

Peki ya bir çözüme ulaşamazsak? Kıbrıslı Türkler statükonun devamı durumunda olası hidrokarbonlardan elde edilebilecek gelirlerden nasıl faydalanacak?
Büyükelçi Osadchiy: Hidrokarbonlardan gelir elde edilmeye başlandığı ancak hala çözüme ulaşılmadığı bir durumdan bahsediyorsunuz. Bu açıdan haklı olabilirsiniz, ama ben olayların bu şekilde gelişeceğini düşünmüyorum, çünkü ilgili tüm aktörler Kıbrıs sorununun iki tarafça en kısa zamanda çözülmesi gerektiğini söylüyor.

Bu çözüleceği anlamına gelmiyor ama, çünkü aynı şey 40 yıldır söyleniyor?
Büyükelçi Osadchiy: Ama bu bahsettiğiniz 40 yıl boyunca bu kadar yoğun bir müzakere süreci yoktu. Daha önce dıştan bu boyutta bir baskı hissetmiyordunuz. Şu anda bir çözüme ulaşma şansınızın her zamankinden daha yüksek olduğuna inanıyorum.

ABD’nin hidrokarbonlar konusunda yaşanan gerginliği aşmak ve genel olarak Kıbrıs sorununu çözmek konusunda oynadığı rol ile ilgili düşünceniz nedir?
Büyükelçi Osadchiy: ABD ve diğer Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Daimi Üyelerinin Kıbrıs’taki çözüm sürecine olumlu katkılar yapabileceğini ve yapması gerektiğini düşünüyoruz. Ancak ABD’nin sürekli ve ısrarcı şekilde kendi fikir ve değerlerini herkese empoze etme girişimleri, uluslararası ilişkilerde kendisine devamlı hakem rolü biçmesi, ve uluslararası sorunları zor kullanarak veya baskı yaparak çözme isteği karşısında çok büyük endişe duyuyoruz.

Peki sizce Kıbrıs’taki bu gerginlik nasıl sona erdirilebilir ve müzakereler yeniden nasıl başlayabilir?
Büyükelçi Osadchiy: Öncelikle şunu söylemeliyim. Çok güçlü bir şekilde müzakere sürecinin devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Ve dışarıdan hiçbir müdahale ve etki olmadan kendi normal seyrinde devam etmeli. Çözüme ulaşmanın tek yolunun müzakereler olduğuna inanıyoruz. Bu gerginliğin sona erdirilmesi ise, sizlerin elinde. Hem bu spesifik durumda, hem de genel olarak çözüm anlamında ne yapacağınıza ve nasıl yapacağınıza sizler karar vermelisiniz. Her iki tarafın da, ve altını çiziyorum – her iki tarafın da – uzlaşmaya varmanın yolunu bulması gerekiyor. Her iki lidere de şu mesajı göndermek istiyorum: Şu anda yapmaları gereken en önemli şey birbirlerini daha iyi anlamak. Birbirlerini suçlamak ve müzakerelerin devamını daha da zorlaştıracak bir durum yaratmaktan kaçınmaları gerekiyor. Provokasyonlardan uzak durmaları gerekiyor. Birbirlerine karşı daha anlayışlı ve hoşgörülü davranmalılar. Ve, daha önce birçok kez söylediğimiz gibi, ne tarz bir çözüm istediklerine – örneğin bir süre önce Sayın Eroğlu iki devletli bir çözümden bahsetti – kendileri karar verecekler.

Rusya, Kıbrıs’ta iki tarafın üzerinde mutabık kalacağı herhangi bir çözüm şeklini desteklemeye hazır, öyle mi?
Büyükelçi Osadchiy: Evet kesinlikle. Biz, iki toplum tarafından kabul edilebilecek her türlü çözümü destekleyeceğiz.

Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Rusya’nın KKTC’yi tanımasının Kıbrıs sorununu çözeceği yönünde bir açıklama yapmıştı. Bu açıklama ile ilgili yorumunuz nedir?
Büyükelçi Osadchiy: Sadece ve bir kez daha şunu söyleyebiliriz: Rusya, BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs konusunda aldığı tüm kararları tamamıyla destekliyor ve bu kararlar doğrultusunda hareket ediyor.

Müzakerelerin yakın zamanda yeniden başlamasını bekliyor musunuz?
Büyükelçi Osadchiy: Bana öyle geliyor ki, müzakereler Barbaros gemisi buradan ayrılır ayrılmaz başlayacak.

Barbaros, Türkiye’nin yayınladığı Navtex’in süresi 30 Aralık’ta dolunca mı buradan ayrılacak?  
Büyükelçi Osadchiy: Evet  Navtex’in süresi dolunca.

Ama her zaman yeni bir Navtex daha yayınlanabilir?
Büyükelçi Osadchiy:  Evet, bu yapılabilir ama böyle bir adım, durumu sadece daha da karmaşık hale getirecektir. Böyle bir adımın atılmasını istemeyiz.

Bir süre önce Rusya’nın Kıbrıs’ın doğusunda gerçekleştirdiği deniz tatbikatı bazı çevrelerce aynı gün Türkiye’nin bölgeye sismik araştırma gemisi göndermesi ile bağlantılandırıldı. Bu iki faaliyet birbiri ile alakalı mıydı, yoksa zamanlama tesadüfi mi?
Büyükelçi Osadchiy:  Şunu söyleyebilirim ki, bu bölge Rusya Federasyonu için tarihi, coğrafi ve siyasi nedenlerden dolayı önemli. Ülkemiz, bu bölgedeki gelişmeleri yakından izliyor. Ancak kısa süre önce donanmamız tarafından gerçekleştirilen deniz tatbikatı çok önceden planlanmıştı.

Rusya Avrupa’nın en büyük gaz tedarikçisi. Özellikle Ukrayna’da yaşananlardan sonra, Doğu Akdeniz doğalgazı, Avrupa için alternatif bir enerji kaynağı olarak görülmeye başlandı. Siz Doğu Akdeniz’deki potansiyel doğalgaz rezervlerini Rusya’nın jeopolitik ve ekonomik çıkarlarına bir tehdit olarak görüyor musunuz?
Büyükelçi Osadchiy: Doğu Akdeniz’de belirlenmiş olan hidrokarbon rezervleri bölgenin ihtiyaçlarını karşılayabilecek miktarda. Bu kaynaklar Rusya’nın doğalgaz tedariki ile rekabet edecek büyüklükte değil. Bu kaynakların bir kısmının ihraç edilmesi ise, Rusya’nın çıkarlarına zarar vermez.

Kıbrıs Rum tarafının dış politikasında son zamanlarda Batı’ya ve özellikle de ABD’ye yönelim var. Yetkililer, ABD’nin ‘stratejik müttefiki’ olma arzusunun Moskova ile ilişkilere halel getirmeyeceğinde ısrarlı. Kıbrıs’ın bu dış politika değişikliği gerçekten Rusya-Kıbrıs ilişkilerini etkilemiyor mu?
Büyükelçi Osadchiy: Dış politikada spesifik hedefler belirlemek, spesifik bir yol çizmek Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsız, egemen hakkıdır. Şu anki yönetimin politikalarının daha Batı yanlısı olduğunu söylemekte haklısınız. Aynı zamanda, Kıbrıs Cumhuriyeti AB’nin bir üyesidir ve dolayısıyla, Rusya’ya karşı yaptırımlar da dahil, AB’nin aldığı kararlara uymak zorundadır. Buna rağmen, hatırlatmak isterim ki, Kıbrıs Cumhuriyeti, Ukrayna ile ilgili tartışmalar sırasında, krizin siyasi ve diplomatik yollarla çözülmesi çağrısında bulunmuştur. Bize göre, bahsettiğiniz tutum değişikliği Kıbrıs ile ikili ilişkilerimizi olumsuz etkilemiyor.

Özellikle Ukrayna’da yaşanan anlaşmazlık nedeniyle, Rusya ile Batı Dünyası arasındaki ilişkiler 2. Dünya Savaşı’ndan beridir en kötü döneminde. Ukrayna ile ilgili son gelişmeler nedir?
Büyükelçi Osadchiy: Maalesef Ukrayna krizi henüz aşılmış değil. Putin’in ortaya koyduğu plan ile Ukrayna’nın doğusunda varılan ateşkes anlaşması hala geçerli olmasına rağmen, özellikle hükümet güçlerince sık sık ihlal ediliyor. AB’nin Rusya’ya karşı uyguladığı yaptırımlara gelince, Avrupa’daki iş dünyası, Rusya’ya karşı uygulamaya konan yaptırımların, Batılı ülkelerin ekonomisine ciddi şekilde zarar vereceğinden endişe ediyor ve bu yaptırımların kalkması konusundaki sesler giderek daha fazla yükseliyor. Söz konusu yaptırımlar Rusya’yı ciddi şekilde etkileyemez. Tam tersine, bu yaptırımların zararı, en çok bunları uygulayan ülkelere dokunur.

Eklemek istediğiniz herhangi bir şey var mı?
Büyükelçi Osadchiy: Kıbrıs’ı çok uzun yıllardan beridir biliyorum. Çözümsüzlüğün her iki taraftaki insanları nasıl etkilediğini biliyorum. İki toplumun, bir an önce bir çözüme ulaşmalarını ve barış içerisinde yaşamalarını umuyorum. İki toplum eskiden olduğu gibi bir arada barış içerisinde yaşayabilir. Bunun mümkün olduğunu burada görev yaptığım yıllar boyunca gördüm. İki toplumun, deyim yerindeyse ‘geleceğe geri dönebileceklerine’ inanıyorum.




Sunday, 1 June 2014

Rusya'nın Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy ile Röportaj (Havadis Gazetesi, 15 Ocak 2014)


Büyükelçi: Rusya Ortadoğu’da İstikrar İstiyor, Kıbrıs’ın Birleşmesi Gerek

1973 yılında henüz üniversiteden yeni mezun olmuş 22 yaşında bir diplomatken Kıbrıs’a atanan ve sonraki altı yıl boyunca Türkçe bildiği için Rus elçiliğinin Kıbrıslı Türk toplumuyla ilişkilerinden sorumlu kişi olarak Kıbrıs’ta yaşanan herşeye yakından tanıklık eden Rusya Federasyonu’nun Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy, 40 yıl sonra 2013’te, bu kez kendi isteğiyle Kıbrıs’a büyükelçi olarak geldi.

Dünyanın en güçlü ve etkili ülkelerinden biri olan Rusya’nın Kıbrıs Büyükelçisi Osadchiy, ülkesinin Ortadoğu’da istikrar ve öngörülebilirlik istediğini, bu nedenle de Kıbrıs’ta bir barış anlaşmasının Rusya için çok önemli olduğunu söyledi. Büyükelçiye göre, Kıbrıs’ta barış, hem Ortadoğu’ya istikrar gelmesine katkı yapacak hem de Kıbrıs’ın bölgede bir enerji ve nakliye merkezi olmasını sağlayacak.

Deneyimli Büyükelçi, Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türklerin masaya oturarak karşılıklı kabul edilebilir ve her iki tarafın da çıkarına olacak bir formül üzerinde anlaşmaları gerektiğini belirtti ve şu anda dünyadaki ve ülkedeki tüm koşulların Kıbrıs’ta barış ortamını gerekli kıldığını vurguladı.

Havadis gazetesi vasıtasıyla Kıbrıslı Türklerin yeni yılını kutlayan Büyükelçi Osadchiy, Kıbrıs ve Kıbrıslılardan her zaman çok etkilenmiş olduğunu, ve tüm samimiyetiyle adadaki iki toplumun barış içinde birarada yaşamalarını umut ettiğini söyledi.

“Bölgede istikrarlı, öngörülebilir, barış içinde bir ülke istiyoruz”

Soru: Kıbrıs’ta yaşanan birçok olayın yakın tanığısınız. Kıbrıs’ta bir çözüm bulabileceğimiz konusunda umutlu musunuz?
Büyükelçi Osadchiy: Çok umutluyum. Evet, ben 74 olaylarına tanık oldum. Ama aynı zamanda, Kıbrıslı Türklerle Rumların karma köylerde birarada yaşadıklarına, birbirlerine yardımcı olduklarına, destek olduklarına da tanık oldum. Biraraya gelip, birlikte kahve içip sohbet edişlerine de tanık oldum. Hem Kıbrıslı Türkleri hem de Kıbrıslı Rumları yakından tanıyorum, geçmişlerini, karakterlerini biliyorum. Birbirleriyle iletişim kurabileceklerini biliyorum. Yani, çözümün pratikte mümkün olduğunu biliyorum. Eğer bu iki toplum daha önce birarada barış içinde yaşayabilmişlerse, neden şimdi aynı şeyi yeniden yapamasınlar? Aynı zamanda ben bir iyimserim ve bardağın hep dolu tarafını görürüm. Kıbrıslı Türklerle Rumlar bunu yapacaklar. Ve gelecekte yeniden barış içinde yaşayacaklar. Bundan eminim.

“Kıbrıs’ın bu bölgede bir üs haline gelmesini istemiyoruz”

Rusya çok büyük ve güçlü bir ülke. Ülkenizin Kıbrıs sorunu ile ilgili tutumu nedir?
Büyükelçi Osadchiy: Rusya hemen şimdi Kıbrıs’ta bir çözümü destekliyor çünkü Kıbrıs’ın ve bölgenin istikrarlı ve öngörülebilir olmasını istiyor. Şu anda Arap dünyasında neler olduğunu biliyorsunuz, Suriye’nin durumunu biliyorsunuz. Kıbrıs’ın bu bölgede bir üs haline gelmesini istemiyoruz. Bölgeye müdahale için Kıbrıs’ın bir üs olarak kullanılmasını istemiyoruz. Bölgede istikrarlı, öngörülebilir, barış içinde bir ülke istiyoruz. Kıbrıs’ta barışın hüküm sürmesini istiyoruz ve bu nedenle de iki toplumun masaya oturup bir çözüm bulmasından yanayız. Bizim için şu anda en önemli şey bu.

“Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de bir enerji ve nakliye merkezi olur”

Soru: Çözüm Kıbrıs’a ve bölgeye ne getirir?
Büyükelçi Osadchiy: Bakın, birleşik Kıbrıs istikrarlı ve müreffeh bir ülke olacak. Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de bir enerji ve nakliye merkezi olmak için tüm önkoşullara sahiptir. Çözüm, ülkenin, turizm, emlak, mali hizmetler de dahil, tüm sektörlerinde ekonomik büyüme için güçlü bir itici güç olacaktır. Düşünün, Türkiye ile iyi komşuluk ilişkileri ve Türkiye’nin liman ve havaalanlarını birleşik Kıbrıs’ın gemi ve uçaklarına açması, Kıbrıs’taki şirketlerin maliyetlerini düşürecek ve doğal gaz ithalatı da dahil olmak üzere, Kıbrıs’a ait ürünlerinin ithalat alanını ve imkanını önemli oranda genişletecektir. Burada önemli olan, Kıbrıs’ta bulunacak çözümün iki toplumun da çıkarlarına hizmet etmesidir. Bunun aksi bir durum gelecekte geni gerginliklerin kaynağı olabilir. İki toplumun da faydasına olan bir anlaşma birleşik Kıbrıs’ı sürdürülebilir ve müreffeh kılar. Kıbrıs’ta bir çözüm aynı zamanda Orta Doğu’daki durumun normalleşmesine katkı yapar ve bölgedeki can sıkıcı durumlardan birini ortadan kaldırmış olur. Ve ülkenizdeki iç sorunları çözdükten sonra belki bölgedeki sorunların çözümüne katkıda bulunmak için fırsat bulursunuz, ne dersiniz?

Soru: Türkçe’de kelin merhemi olsa başına sürer diye bir deyim var. İşte biz o kel adamız... Peki, iki taraf aylardır ortak bir açıklama üzerinde bile anlaşamadı. Bu moralinizi bozmuyor mu?
Büyükelçi Osadchiy: Ortak bir açıklama, her iki tarafın Kıbrıs’ta federasyonu oluşturacak ilkelere bağlığını teyit edecek ve bu problemin çözümü için çalışmaya hazır oldukları yönünde güçlü bir sinyal verecektir. Ortak açıklamanın, müzakerelere başlamadan önce özlü bazı konuları karara bağlamak ve çözümün çerçevesini çizmek açısından önemli olduğuna inanıyorum. Ama, diğer taraftan, eğer ortak bir metin oluşturmak eğer imkansız hale gelmişse, bunun gereksiz olduğuna yine iki taraf karar verebilir. Ne olursa olsun, bu iki tarafın ortak kararıyla olacak.

“Parlak bir gelecek için tavizler vermek mümkündür”

Büyükelçi Osadchiy: Elbette hem ortak açıklamanın hazırlanması sürecinde, hem de çözümün özü ile ilgili konular tartışılırken iki tarafın da belli tavizler vermesi gerekecektir. Ama biz, bunun karşılığında tüm Kıbrıslı Türkler ve Rumların birleşik bir Kıbrıs’ta parlak bir geleceğe sahip olacaklarsa, böylesi tavizlerin verilmesinin mümkün olduğunu düşünüyoruz.

“Doğalgaz, Kıbrıs’ta çözüm için başta gelen nedenlerden olmalıdır”

Soru: Doğalgaz Kıbrıs’ta barış için bir fırsat mı, yoksa daha büyük gerginliklere yol açabilecek bir tehdit mi?
Büyükelçi Osadchiy: Ben Kıbrıs’ta bulunan doğalgazın bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Doğalgaz tüm adanın refahı için ekonomik bir temel. Hatta doğalgaz, Kıbrıs’ta en erken zamanda bir çözüm bulunması için başta gelen nedenlerden biri olmalıdır. Kıbrıs’taki doğalgaz ve petrol, birleşik Kıbrıs’ın ekonomik gelişimine ve insanlarının refahına önemli katkı yapar ve Doğu Akdeniz’de istikrar ve güvenliği güçlendirir. Bunu görmeniz gerekiyor. Hidrokarbon araştırmaları konusunda karşılıklı olarak faydalı ve etkili işbirliğinin ancak kapsamlı bir çözümle mümkün olduğu açıktır. Buradaki hidrokarbon rezervleri tüm Kıbrıslıların faydasına olmalıdır. Bunun böyle olacağına da hiç şüphemiz yoktur.

“Rusya Rumların tarafında değil, tüm Kıbrıslıların tarafındadır”

Soru: Rusya’nın geçmişten beri hep Kıbrıslı Rumlara daha yakın bir tutum izlediği algısı var. Bu doğru mu?
Büyükelçi Osadchiy: Taraflı olduğumuz doğru değil. Bizler hiçbir konuda taraflara müdahale etmek istemiyoruz. Uzun yıllardır da bu politikayı güdüyoruz. Her iki toplumu da destekliyoruz. İki tarafın birlikte şekillendireceği herhangi bir anlaşmayı destekliyoruz. Bizler Kıbrıs’ta bir çözümün tüm Kıbrıslıların iradesi ile elde edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Kıbrıslı Türkler ve Rumların üzerinde anlaştığı herhangi bir kararı memnuniyetle karşılarız. Her iki toplumun da işine gelecek, yararına olacak, dengeli bir formül bulmak Kıbrıslı Türklere ve Rumlara düşüyor. Bu bizim birincil pozisyonumuz. Bizler Rumların tarafında değil, tüm Kıbrıslıların tarafındayız.


“Çözümü Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların bulması gerekiyor”


Soru: Kıbrıs için iki-toplumlu iki-bölgeli bir federasyon uygun mudur yoksa yıllardır yanlış bir formülün peşinden mi koşuyoruz?
Büyükelçi Osadchiy: Kıbrıs’ta çözüm ilgili BM Güvenlik Konseyi kararları ve iki-bölgeli, iki toplumlu ve siyasi eşitliğe dayalı bir federasyon temelinde olmalıdır. Yine de, nasıl bir çözüm istedikleri günün sonunda buradaki iki topluma kalmıştır. Bu bir federasyon olabilir, konfederasyon olabilir veya başka bir birlik formülü olabilir. Bilmiyorum... Ama her ne olursa olsun bu, her iki tarafın da kabul edeceği ve benimseyeceği bir çözüm olmalıdır. Size en uygun çözümü yine sizler bulacaksınız. Çözümü Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların bulması gerekiyor. Eğer hem Kıbrıslı Türkler hem Kıbrıslı Rumlar çözüm modelini benimsemezse geçmişin acılarını yeniden yaşayabiliriz.

Soru: Kıbrıs Cumhuriyeti uygun bir model değil miydi yani?
Büyükelçi Osadchiy: Bakın, insan bazen kötü ile en kötü arasında seçim yapmak durumunda kalır. O dönemde liderlerin başka seçenekleri yoktu. 1960’ta olan buydu. Makarios ile Küçük, kötü ile en kötü arasında bir seçim yapmak zorundaydılar, ve kendilerine empoze edilen anlaşmayı imzalamak zorunda kaldılar. İşte tam da bu yüzden iki tarafın kendilerine uygun bir çözüme, kendilerinin oturup karar vermesi gerekiyor diyoruz.

“Ekonomi çok kez siyaseti belirler, unutmayın...”

Soru. Tüm çabalara rağmen Kıbrıs sorunu onyıllardır çözülemiyor. Nerede hata yapıyoruz?
Büyükelçi Osadchiy: Bakın, belki de refah aleyhinize işlemiş olabilir. Her iki toplum da çatışmasız bir ortamda ve ekonomik olarak iyi koşullarda yaşıyordu. Ve çözüm aramak için bir ihtiyaç hissetmediler. Ekonomi çok kez siyaseti belirler, unutmayın... Belki siyasetçileriniz yeteri kadar istekli değildi. Bu süre içerisinde Kıbrıs’taki her iki toplum da karşılıklı kabul edilebilir bir çözümü doğal olarak zorlaştıran yapay bölünme şartlarında yaşadılar. Ama şu anda durum değişti çünkü dünya artık çok farklı. Ortadoğu’da olanlar iki toplumu bir çözüme itiyor. Ekonomik kriz ve Kıbrıs’ta bulunan hidrokarbon yatakları çözümü teşvik ediyor. Tüm bunlar iki toplumun şu anda çözüm istemesi için temel teşkil edebilecek sebepler.

“Kıbrıs’taki durum gerçekten çok garip ve kesinlikle sürdürülebilir değil”

Soru: Çözümsüzlük durumunda Kıbrıslı Türklerin ve Rumların durumu ne olur?
Büyükelçi Osadchiy: Hayatlarını nasıl yaşayacakları konusunda hala anlaşmazlıkları, çatışmaları olan ve geleceklerini göremeyen iki toplum olurlar. İnanın bu iki tarafın da lehine olmaz. Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Dünyanın bugünkü koşullarını gözönünde bulundurmalısınız. Kıbrıs Cumhuriyeti için de bağımsız bir devlet olup 59 – 60larda yazılmış Londra-Zürih anlaşmalarına bağlı kalmak zorunda olmak çok tuhaf bir durum. O anlaşmaların yazıldığı zamanlar çok farklı zamanlardı. Kıbrıs’taki durum gerçekten çok garip ve kesinlikle sürdürülebilir değil. Kıbrıslı Rumlar, Kıbrıslı Türklerin hiçbir katılımı olmadan Kıbrıslı Türkleri temsil eder pozisyondalar. Kıbrıslı Türkler ise, hiçbir katılımları olmadan temsil ediliyorlar. Siz bana dünyada Kıbrıs’ın durumunda olan bir başka ülke gösterebilir misiniz? İşte bu nedenle hemen şimdi çözüm bulmalısınız.

Soru: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Büyükelçi Osadchiy: Tüm Kıbrıslı Türkler’in yeni yılını kutlamak istiyorum ve birleşik bir Kıbrıs’ta Kıbrıslı Rumlarla barış içinde yaşamalarını diliyorum.